Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Meclis Grup Toplantısı’nda konuşuyor.
Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, İsrail ile Lübnan arasında yükselen gerilime ilişkin, “Gazze’yi yakıp yıkan İsrail’in şimdi de gözünü Lübnan’a diktiği anlaşılıyor. Netanyahu’nun batının da rızasıyla savaşı bölgeye yayma planları, açık söylüyorum büyük bir felakete yol açacaktır. Bu kanlı planlara karşı batıdan önce İslam alemi ve Ortadoğu’daki kardeş ülkelerin tepki göstermesi gerekir” dedi.
Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti;
“Kurban Bayramı süresince İslam Dünyası’nın önde gelen ülkelerinin liderleriyle görüşerek hem milletimiz adına onların bayramlarını tebrik ettik, hem de Filistin, Lübnan, Sudan ve diğer yerlerdeki kanayan yaralarımıza derman bulmaya çalıştık. İsrail daha önceki bayramlarda olduğu gibi bu bayramda da kan dökmeye, çocukların ve sivillerin üzerine bomba yağdırmaya devam etti. İsrail’in insanlık dışı saldırıları sebebiyle çadırlarda ve enkaza dönmüş binalarda hayata tutunma mücadelesi veren yüzlerce Filistinli kardeşlerimiz şehit oldu. Buradan bir kez daha İsrail barbarlığının kurbanı olan 38 bini aşkın Filistinli şehidimizi rahmetle anıyor, yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum. Yiyecek bir lokma ekmek bulamadığı için derisi sırtına yapışan Gazzeli çocukların fotoğrafı modern dünyanın utanç defterine yazılmıştır. Bu fotoğraf sadece küresel sistemin iflası değil aynı zamanda İslam aleminin acizliğinin de bir sembolü olarak acıyla hatırlanacaktır. Ecdadımız tarih boyunca Filistin’e nasıl sahip çıktıysa, Yavuz Sultan Selim, Sultan Abdülhamid Filistin’e nasıl sahip çıktıysa, kuruluşundan itibaren Türkiye Cumhuriyeti nasıl Filistin’e sahip çıktıysa inşallah biz de aynı ruh, aynı kararlılık ve aynı cesaretle Filistin’e sahip çıkıyoruz ve çıkacağız.
“ÇOK DAHA FAZLA SAYIDA ÜLKENİN FİLİSTİN’İ TANIMASI İÇİN TEMASLARIMIZ SÜRECEK”
Birileri Türkiye’de farklı siyasi kariyerlerinin icazet kapısı olarak gördükleri Avrupa’da farklı konuşabilir, birileri Batılı ağababalarından aferin almak, onlara şirin gözükmek, onların gözüne girmek için Filistin direnişine çamur atma peşinde koşabilir. Ama biz içeride ve dışarıda hakkı konuşacak, hakikati savunacak, masumların yanında, katillerin ise dimdik karşısında duracağız. Kimse bizden küresel siyonist şebekenin baskılarına boyun eğmemizi, zalimler karşısında düğme iliklememizi beklemesin. Kurban Bayramı’nın hemen arifesinde gerçekleştirdiğimiz İspanya ve İtalya ziyaretlerinde Gazzeli kardeşlerimize yönelik zulmü gündeme getirdik. Filistin’de işgal ve katliam politikası devam ettikçe dünyanın hiçbir yerinin güvende olmayacağını açıkça ifade ettik. İsrail’in şımarıklığına ve hukuk tanımazlığına verilecek en etkili cevabın Filistin Devleti’nin tanınması olduğunu vurguladık. Norveç, İrlanda ve Slovenya ile birlikte sergilediği vicdanlı tavrın Avrupa’nın tamamına örnek olmasını temenni ediyoruz. Başbakan Sayın Paşinyan’ın liderliğinde Ermenistan’ın da Filistin Devleti’ni tanıma kararından memnuniyet duyuyoruz. Alınan ve açıklanan son kararlarla özellikle 149’a yükselen tanıma adımlarının çok önemli olduğunu ifade ediyorum. İnşallah çok daha fazla sayıda ülkenin Filistin’i tanıması için temaslarımızı sürdüreceğiz.
“TÜRKİYE KARDEŞ LÜBNAN HALKININ VE DEVLETİNİN YANINDADIR”
Şu ikazı da burada yapmak durumundayım; Gazze’yi yakıp yıkan İsrail’in şimdi de gözünü Lübnan’a diktiği anlaşılıyor. Batılı güçlerin kameralar önünde farklı konuşsalar da perde arkasında İsrail’in sırtını sıvazladıklarını, hatta desteklediklerini görüyoruz. Lafa gelince özgürlükten, insan hakları ve adaletten dem vuran devletlerin Netanyahu gibi bir ruh hastasının esiri olmaları son derece vahimdir, zavallılıktır. Netanyahu’nun batının da rızasıyla savaşı bölgeye yayma planları, açık söylüyorum büyük bir felakete yol açacaktır. Bu kanlı planlara karşı batıdan önce İslam alemi ve Ortadoğu’daki kardeş ülkelerin tepki göstermesi gerekir. Fakat İslam dünyasının üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi hareket ettiğini üzülerek müşahede ediyoruz. Buna fırsat vermememiz lazım. Türkiye kardeş Lübnan halkının ve devletinin yanındadır. Bölgedeki diğer ülkeleri de Lübnan ile dayanışma içinde olmaya davet ediyorum.
“ULAŞTIRMA YATIRIMLARININ KARŞILIĞINI KAT VE KAT FAZLASIYLA ALIYORUZ”
Bayram tatilinin 9 gün olmasıyla birlikte vatandaşlarımız memleketlerine ve tatil bölgelerine seyahat etti. Sadece şehirlerarası otobüs seferlerinin sayısı 108 bini buldu. Bu seferler sayesinde 3 milyon 782 bin insanımız sevdikleriyle buluştu. Demiryolları ile seyahat edenlerin sayısı ise 7 milyon 520 bine yaklaşıyor. Otoyollarımızı kullanan araç sayısı 21 milyonun üzerine çıktı. Asya ve Avrupa’yı birleştiren Avrasya Tüneli’nden bayramın son günü 94 bin 454 araç geçişi oldu. İstanbul, Antalya ve diğer pek çok uluslararası havalimanımız bayram tatili boyunca yolcu ve uçak seferi itibarıyla yeni rekorlar kırdı. Aynı başarı Yavuz Sultan Selim, Orhan Gazi Köprüsü gibi diğer projelerimiz için de geçerlidir. Uzakları yakınlaştırmak, sevenleri buluşturmak, vatandaşlarımıza güvenli, huzurlu ve konforlu seyahat imkanı sunmak amacıyla hizmete verdiğimiz ulaştırma yatırımlarının karşılığını kat ve kat fazlasıyla aldık, alıyoruz. Bundan sonra da “millet yol mu yiyecek” diyerek yatırım düşmanlığı yapan çapsızlara kulak asmayacağız. Ülkemizin dört ir köşesini demir ağlarla, yollarla, otobanlarla, viyadük, köprü, tünel, alt geçit ve üst geçitlerle örmeye devam edeceğiz. Aldığımız önlemlere ve yaptığımız devasa yatırımlara rağmen kazaların önünü maalesef tamamen kesemiyoruz. Kurban Bayramı tatilinde meydana gelen 7 bin 216 trafik kazasında 72 insanımız hayatını kaybederken, 12 bin 474 kişi de yaralandı. Kazalarda vefat eden tüm kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyor, yaralılara mevladan acil şifalar niyaz ediyorum.
“15 İNSANIMIZI KAYBETTİĞİMİZ BİR FELAKET ÜZERİNDE TEPİNİYORLAR”
20 Haziran Perşembe günü Diyarbakır Çınar ve Mardin Mazıdağı’nda çıkan anız yangını milletçe hepimizin yüreğini yakmıştır. Rüzgarın da etkisiyle çok kısa sürede geniş bir bölgeye yayılan yangında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, yaralı kardeşlerimize acil şifalar temenni ediyorum. Mardinli ve Diyarbakırlı kardeşlerimize bir kez daha geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Devletimizin ilgili tüm kurumları ilk andan itibaren yangını söndürmek için seferber olmuş, yangına müdahale noktasında gereken neyse yapılmıştır. Yangına müdahale öncelikle büyükşehir belediyelerinin sorumluluğunda olmasına ve bunlar görevlerini yapmamalarına rağmen bakanlığımız ve il valilerimiz olaya süratle vaziyet etmişlerdir. Yaraların sarılması, oluşan zararın telafi edilmesiyle ilgili gerekli süreçler devam etmektedir. Acil yardım ödeneğiyle devletimiz madde destek sağlamaya başlamıştır. Adli ve idari tahkikat neticesinde yangının çıkış nedenleri hiçbir soru işaretine mahal bırakmayacak şekilde ortaya konacaktır. Hal böyleyken 15 insanımızı kaybettiğimiz bir felaket üzerinde tepinenleri Allah’a ve milletimizin vicdanına havale ediyoruz. Öyle bir siyasi fırsatçılıkla karşı karşıyayız ki biz bunları konuşmaya icap ediyoruz. Bir taraftan devletimiz tüm kurumlarıyla hava ve kara araçlarıyla yangını söndürmek için adeta canını dişine takarak çalışıyor. Diğer tarafta bakıyorsunuz bir avuç kefen hırsızı ahlaksızca selden kütük kapma yarışına giriyor. Kimse kusura bakmasın ama bunun adı siyasi nebbaşlıktır. Milletin acısını, sıkıntısını, yürek yangınını istismar etmektir.
“BUNLARIN KİMİN VEKİLİ OLDUĞU MİLLETÇE BİRLEŞTİĞİMİZ SPOR MÜSABAKALARINDA DA ORTAYA ÇIKIYOR”
Mardin’deki taziye evinde DEM Partili provokatörlerin sergilediği kepazelik ise bunların milletin değerlerinden nasıl yoksun olduğunu göstermiştir. Mardin valimizin ve yangında yakınlarını yitiren ev sahiplerinin basiretli ve soğuk kanlı tavrı çok çirkin bir provokasyonun önüne geçmiştir. Bunların aslında kimin vekili olduğu, sadece başımıza gelen felaketlerde değil aynı zamanda milletçe birleştiğimiz spor müsabakalarında da ortaya çıkıyor. 85 milyonun kenetlendiği Avrupa Futbol Şampiyonası’nda Portekiz maşı sonrasında bu zihniyete mensup kansızların milletin sinir uçlarıyla oynama girişimleri asla masum değildir. Ama ne yaparlarsa yapsınlar milletimizin birliğini bozamayacaklar. Ne kadar çirkefleşseler de, toplumsal bağrışımıza kast edemeyecekler. AK Parti olarak Kandil’in ayak takımına azılı ve kadrolu militanlarına meydanı bırakmadık, Allah’ın izniyle bundan sonra da bırakmayacağız. Türkiye’nin başarıları karşısında karalar bağlayan müptezellere yeni hezimetler yaşatmayı sürdüreceğiz.
A Milli Futbol Takımı’mız Gürcistan’ı 3-1 yenerek turnuvaya çok iyi bir başlangıç yaptı. Portekiz karşısında maalesef hiç hak etmediğimiz bir sonuç aldık. Millilerimiz bu akşam Çekya karşısında inşallah 85 milyonu gururlandıracak tarihi bir zafere imza atacaklarına inanıyorum. Aslanlarımıza Çekya maçında şimdiden başarılar diliyor, rabbim ayaklarına taş değdirmesin diyorum.”
Ayrıntılar geliyor…